Kahramanmaraş depremlerinin üzerinden 24 gün geçti ama hala kayıplarını bulamayan depremzedeler var. Hatay’ın Antakya Güzelburç Mahallesi’ndeki İlke Apartmanı başta olmak üzere 28 kişi kayıp. Aile yakınları birbirlerinden haberdardı ve gelişmeleri takip etmek için Whatsapp kümesi kurdu.
Deprem nedeniyle en çok yıkımın yaşandığı illerden biri olan Hatay’da kayıp yakınları ailelerini arıyor.
Özellikle Antakya Güzelburç Mahallesi’ndeki İlke Apartmanı’ndan 28 kişiye ulaşılamadı. Sosyal medya üzerinden seslerini duyurmaya çalışan kayıp yakınları, daha doğru bilgiler vermek ve aralarındaki iletişimi sağlıklı kılmak için Whatsapp kümesi kurdu. 200’den fazla kişinin bulunduğu kümede aileler sevdiklerinin haber alamadıkları görüntü ve fotoğraflarını paylaşıyor, acılarını paylaşıyor ve bir gelişme olursa haber veriyor.
Reşit Dönmez, Element Apartmanı’nda oturan ağabeyi Mühittin Dönmez, teyzesi Meltem Dönmez, Ebrar Dönmez ve Cansu Erva Dönmez’den haber alamadıklarını söyledi.
Dönmez, ‘Antakya’da oturuyoruz, depremde dışarı çıkabildik, binamız yıkılmadı. Kendimizi imana getirdiğimizde yakın akrabalarımıza ulaşmaya çalıştık. Mühittin Dönmez kardeşim ve ailesinden herhangi bir bilgi alamadık, telefonlarına ulaşamadık. Binaya gitmek için yola çıktık ama her yer binalar yıkıldı, araç trafiği kapandı. Tıpkı günün sabahı saat 07:00 gibi orada olabildiğimiz gibi. Bina yıkıldı, dolaşıp ses almaya çalıştık ama alamadık. Biz gittiğimizde AFAD çalışıyordu ama duyamadıkları için diğer binaya geçmek zorunda kaldılar.söz konusu.
“AFAD’dan bir arkadaşım ‘Paylaştığınız isimler bendeydi’ dedi”
Hatay’da AFAD Müdürlüğü’nde memur olan Dönmez, ‘Depremin olduğu ilk günün gecesine kadar bekledik, iş makineleri gelmeye başladı. Çalışmalar başladı. Son güne kadar enkazın başındaydık. Arama kurtarma bitti ama ailemizi bulamadık. Bizimle birlikte 5-6 aile daha aynı durumdaydı, yakınlarını bulamamışlardı. Sonra nasıl çıkamazlar, nerede olabilirler diye aramaya başladık. Ailemizi sosyal medyada bulamadığımız için aynı daireleri paylaştık. Binadan çıkmak üzereyken yine arama kurtarmada görevli bir AFAD çalışanından telefon aldık. Paylaşımımı gördü ve ‘Paylaştığınız isimler bende var’ dedi. Şaşırdım ve nasıl olduğunu sordum. Arkadaşım, ‘Deprem günü çalıştığımız tarlada sivil bir vatandaş yanıma geldi koluma girdi, sabah erkenden bir aileyi dışarı çıkardım. Ailenin isimlerinin Mühittin Dönmez, Meltem Dönmez, Ebrar Dönmez, Cansu Erva Dönmez olduğunu bildirdi. Bir sivil vatandaş arkadaşıma sadece bu bilgiyi verdi ve not aldı. Kâğıdı kalemi olmayınca bir arkadaşına Whatsapp üzerinden bildirim olarak gönderdi. Bana ekran görüntüsü olarak atınca ailemin canlı canlı öldürüldüğü fikrine kapıldık’dedi.
“Şehir şehir gezdim, hastanelerde ailemizi bulamadık”
Hemen bir araya gelip aramaya başladıklarını anlatan Dönmez, “Arkadaşımdan isim veren şahıs hakkında bilgi almak istedim ancak hiçbir şekilde bilgi alamamıştım. Şahıs sadece isim verdi ve gitti aileyi nereye götürdüğü hakkında bilgi vermedi 6 gün sonra hastanelerde çok kötü bir yoğunluk oldu ili ziyaret ettim hastanelerde ailemizi bulamadık İlk gün giden hastaların Adana ve Mersin’e gönderildiğini söylediler oradaki hastanelere başvurduk ama bir sonuç alamadık.Hastanelere ad soyad olarak herhangi bir giriş yapılmadı bir kaç fotoğraf gösterdiler. oralarda da gelmediler vefat ettiler zannederek yetimler mezarlığına gittik ve bize Hatay merkez ve İskenderun yetimler mezarlığında bulamadığımız bir resim çalışması gösterdiler. Fa hakkında bize herhangi bir bilgi verilmedi. Adana ve Mersin’deki hastanelerde yaşamını yitirenlerden te. Kardeşimin ve ailesinin bulunmasını istiyoruz. Herhangi bir iz bulamadık. Hatta binada 28 kişi kayıp ve diğer aileler bizim gibi yakınlarına ulaşamıyor’ dedi.
“Ölü ya da diri çocuklarımı istiyorum”
Hatice Dönmez ise Oğlum, gelinim, torunlarım kayıp. Ölü ya da diri çocuklarımı istiyorum. Onları çok özledim, Allah kimseye böyle şeyler vermesin. Ben hep kepçenin yanındaydım. Üstüm, ayakkabılarım yırtılmıştı. Hala kovayla yürüyordum. Umudumuz var, onları istiyoruz. Kızım ve damadım öldü, torunum dört gün sonra bir kumbarayla enkazdan çıkarıldı. 4 gün masanın altına çömeldi, şimdi durumu iyi, amcalarını da yanına almış. Geride bir oğlum kaldı. Hastaneleri de araştırıyor, inşallah bulunur.söz konusu.
“Hala umudum var, yaşadıklarını hissediyorum”
Nişanlısı Esin Kırık’ı arayan İlker ve ailesi Mersin’de. Enkaz çalışmasına nişanlım Esin, annesi Süheyl Kırık, babası Hasan Kırık katılmadı. Hastaneleri arıyoruz, kimseye ulaşamıyoruz. Ablası ve abisi DNA örneği verdi. Sonuçları bekliyoruz. Görürseniz lütfen bizimle iletişime geçin. Dairedeki enkazın kurtarılması 12 Şubat’a kadar sürdü. Hep oradaydık, bekledik ama bir sonuç alamadık. Adana, Mersin, Antalya ve Ankara’daki hastaneleri aradık ama bir sonuca varamadık. Yetimler mezarlığına gidip fotoğraflara bakmak istedik ama göstermediler. Hala umudum var, yaşadıklarını hissediyorum. Umudumuzu kaybetmek istemiyoruz’dedi.
